Günümüzde hayatımızın vazgeçilmez dinamiklerinden biri demokrasidir ve
demokrasinin yaşatılmasında en büyük rolü de siyasi partiler
oynamaktadır. Siyasi partiler, halkı yönetmeye ve onların
sorunlarını çözmeye talip olan yapılanmalardır. Türk siyasi
tarihine baktığımızda bu amaçla kurulmuş ancak varlığını
sürdürememiş yüzlerce siyasi parti görürüz. Türkiye adeta siyasi
partiler mezarlığına dönüşmüş durumdadır. Peki buna sebep nedir?
Çünkü, siyasi partiler ya halktan kopuk bir politika izlemiş ya
da onların istek ve beklentilerine yeterince cevap veremeyerek
tarihin tozlu sayfaları arasında kaybolmaya mahkum olmuşlardır.
Partilerin kıyasıya bir rekabet içinde olduğu iktidar yarışında
halkın güvenini kazanıp, ipi ilk göğüsleyen olmanın yolu, etkili
bir seçim kampanyasından geçer. Seçim kampanyalarında üç husus
büyük önem taşır; Strateji, taktik, operasyon. Bu noktaların
titizlikle ve en ince ayrıntısına kadar ele alındığı; günümüzün
gelişen teknolojisi, kitle iletişim araç ve teknikleriyle
desteklendiği bir seçim kampanyası beraberinde halkın ilgi ve
desteğini, bunun neticesinde de seçim başarısını getirecektir.
SEÇİM KAMPANYASININ İŞLEVLERİ
Kampanyalar yalnızca seçmen tercihlerini değiştirmez ya da
tutumları pekiştirmez. Aynı zamanda seçmenleri oy vermeye ve
kampanyaya yardımcı olmaya da güdüler. Kampanyalar görüşlerin
tartışılmasını, aralarındaki farklılığın seçmenlerce ayırt
edilmesini sağlar. Kampanyalar aynı zamanda, adayları tanıtarak
onları kabul görür hale getirir. Bu nedenle siyasal kampanyalar
adayların kamuoyu oluşturmasında birinci derecede etkilidir.
Siyasal kampanyalar sayesinde adaylar halk tarafından fark
edilip tanınır ve adayların halkın gündeminde kalmasını sağlar.
Son zamanlarda siyasi partilerin, ideolojik konumları ve buna
bağlı olarak sundukları vaatler arasında farklılaşmalar
azalmaktadır. Bunun sonucunda da adayların kişisel özellikleri
ve niteliklerini ifade eden “lider imajı” ön plana çıkmaktadır.
Yani yerel seçimlerde adayların kişisel özellikleri partililik
özelliklerine göre daha ağır basar. Adayların kampanya
çalışmaları uzun bir süre aldığı ve uzmanlık gerektirdiği için
adayın profesyonellerle birlikte kampanyasını oluşturmasını
gerektirmektedir. Reklamcılık, strateji geliştirme, kamuoyu
araştırmalarının yapılması, hep uzmanlık gerektiren
hizmetlerdir. Aday seçim kampanyasında reklam ajansıyla ya da
kampanyanın tüm aşamalarını bilen siyasi iletişim danışmanıyla
hareket edebilir.
Bu yöntem, adayın kampanya bütçesine, ekibine
ve bölgenin özelliklerine göre değişebilir. Aday, kampanyasını
sadece danışman aracılığıyla ya da ajansla yürütme yolunu
seçebilir. Ancak son zamanlardaki gelişmeler artık adayların
kampanyalarını bir bütün olarak düşünerek uzmanlardan gerekli
yardımları alması gerektiği gerçeğini ortaya çıkarmıştır.
Kampanyalarda amaç seçmenlerin ikna edilmesi sürecini yönetmek,
yönlendirmektir. Yani adayın kampanyası seçmenlere en iyi
şekilde ulaşmasını ve seçmenin fikirlerini, düşüncelerini kendi
lehine çevirebilmelidir.
Bu nedenle kampanya boyunca çok sayıda
seçmene ulaşmak, kampanyanın ve dolayısıyla adayın başarısını
doğrudan etkiler. Daha çok seçmene ulaşmak için kitle iletişim
araçlarından gerektiği gibi yararlanılmalıdır. Aday,
kampanyasında, parti örgütünü, bölge milletvekillerini, gönüllü
seçmenleri ve yanındaki ekibini en iyi şekilde koordine
edebilmeli, bu kesimler arasında iletişimi artırarak onları
başarıya güdülemelidir. Yani aday öncelikle seçimleri
başaracağına kendi parti örgütünü, milletvekillerini, gönüllü
seçmenlerini ve en önemlisi ekibini ikna etmesi gerekiyor. Tabi
tüm bunları yapması için adayın başaracağına önce kendisi
inanmalıdır. Bunu söyleme gereği duymuyoruz. Çünkü hiçbir aday
seçimlerde başarısız olmak istemez, kendine güveni tamdır. Ancak
bunu yapabilmenin yollarını seçim sürecini etkileyecek tüm
faktörleri göz önüne alarak tüm kararlılıkla en üst seviyede
tamamlaması gerekmektedir.
Siyasal seçim kampanyalarında,
işletmelerin başvurdukları pazarlama yöntem ve tekniklerinden de
yararlanılabilir. Artık artık adaylar, masa başında seçmenlerin
beklentilerini tahmin ederek seçim stratejilerini belirleme
tutumunu bırakmaktadırlar. Çünkü seçmenlerin beklentilerini,
düşüncelerini öğrenmek için onların gerçek fikirlerini bilmek
gerekiyor. Bu da kamuoyu araştırmaları yapmak suretiyle en
doğuru, en yalın ve en kesin şekilde yapılabilir.
Katkılarından Dolayı Teşekkürler
Hacı Ünal
|